Ebeveyn Danışmanlığı

Her yetişkin gibi her çocuk da fiziksel, duygusal, bilişsel ve diğer özellikleri ile birbirinden farklıdır. 

Çocuğu tanımak potansiyelini ve ihtiyaçlarını bilmek ve ona gereken desteği sağlamamız ablamına gelir. Anne karnından itibaren bebeklik, erken çocukluk ve diğer dönemlerde 

1. Çocuğu Tanıma : 

Her çocuğun; yetenekleri, ilgi alanları ve gelişim özellikleri tıpkı biz yetişkinler gibi birbirinden farklıdır. Çocuğu tanımak, onun potansiyelini ve ihtiyaçlarını bilmek anlamına gelir. Bu; çocuğun fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimini hem gözlemleyerek, onunla etkili iletişim kurarak hem de çocuk gelişimciler tarafından uygulanan test ve ölçeklerle gerçekleşir. Ebeveynler ve eğitimciler, çocuğun güçlü yanlarını ve gelişim alanlarını belirleyerek, ona uygun destek ve rehberlik sunabilirler. Böylece, çocuğun kendine güvenen, sağlıklı ve mutlu bir birey olarak büyümesi sağlanır.

2. Anne Baba Olmak 

Anne baba olmak, hayatın en büyük ve en anlamlı sorumluluğu olduğundan çiftler çocuk sahibi olma fikri üzerinde çok iyi düşünüp karar vermelidirler. Çocuk yetiştirmek;  sevgi, şefkat, sabır, anlayış ve özveri gerektirir. Ebeveyn olmak, bakımvermenin yanında çocuğa rehberlik etmektir. Ebeveynlik; eşler kendi aralarında ne yaşarlarsa yaşasınlar, çocuklarına güvenli, sevgi dolu ve destekleyici bir ortam sunarak onların fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimlerine katkıda bulunmaktır. Ebeveyn olmanın en önemli unsurlarından biri, çocuğun bireyselliğine saygı duymaktır. Her bireyin benzersiz olduğu ve çocuklukta gelişimin farklı hızlarda gerçekleşebileceği unutulmamalıdır. Çocukların kendilerini keşfetmelerine, hatalar yaparak öğrenmelerine ve kendi kişiliklerini geliştirmelerine izin vermek, sağlıklı bir büyüme süreci için çok önemlidir.
Ayrıca; ebeveynlik, sürekli öğrenmeyi ve kendini geliştirmeyi gerektirir. Çocuğun gelişiminde, sağlıklı iletişim kurabilmek, doğrulardan, yaşamın gerçeklerinden uzaklaşmamak, açık ve empatik olmak, çocukların duygularına ve düşüncelerine önem vermek hem ebeveynlik hem de aile icin önemlidir. Bunlar, çocukların kendilerini değerli hissetmesini ve güven duygusu geliştirir.

3. Bağlanma 

Bağlanma, genel olarak, insanların duygusal olarak birine bağlanma sürecini ifade eder.
Çocukluk döneminde güven ve bağlanma, bireyin yaşam boyu sürecek ilişkilerini ve duygusal sağlığını önemli ölçüde etkiler. Çocuklukta gelişen bağlanma türleri, yetişkinlikteki bağlanma stillerinin temelini oluşturur.
J. Bowlby'nin Bağlanma Teorisi'ne göre, çocukların ebeveynleri veya birincil bakım verenleriyle kurdukları bağlanma ilişkileri, onların duygusal ve sosyal gelişiminde kritik bir rol oynar. M. Ainsworth'ün “Yabancı Durum” deneyleriyle desteklenen bu teori, dört ana bağlanma stilini tanımlar:
Güvenli Bağlanma: Bakım verenlerin, çocukların ihtiyaçlarına duyarlı ve tutarlı bir şekilde yanıt vermesi sonucunda oluşur. Bu çocuklar, bakım verenlerinin yanında rahat ve güvende hissederler, onların yokluğunda ise stres yaşasalar da onların geri döneceğine dair bir güven taşırlar.

Kaygılı/Kararsız Bağlanma: Bu bağlanma stilinde çocuklar, bakım verenlerinin tutarsız davranışlarına maruz kalırlar. Bu durum, çocukların sürekli olarak ilgi ve güvence aramalarına, ayrılık anksiyetesi yaşamalarına neden olabilir.

Kaçınmacı Bağlanma: Çocukların duygusal ihtiyaçlarına yanıt vermeyen veya onları reddeden bakım verenler ile ilişkilendirilir. Bu çocuklar, duygusal bağımlılıktan kaçınma eğilimindedir ve genellikle bağımsızlıklarını vurgularlar.

Dağınık/Düzensiz Bağlanma: Bu tür bağlanma, genellikle çocukların travmatik deneyimlere maruz kaldığı durumlarda gelişir. Bakım verenlerin tutarsız, korkutucu veya istikrarsız davranışları, çocukların korku ve kararsızlık içinde olmalarına neden olur.

Kısaca, özellikle bebeklikte ve erken çocuklukta bakımverenin sevgi, şefkat, vaktinde yani ihtiyaç halinde ertelemeden, sabırla gösterdiği tutarlı ilgi tüm yaşamımız boyunca büyük öneme sahiptir.

4. Çocukla İletişim 

Çocuklarla etkili iletişim kurmak ; onların duygusal ve sosyal gelişimlerinde büyük rol oynar ,  dinlemek empati kurmak , açık ve net olmak, pozitif bir yaklaşım benimsemek ve onlara zaman ayırmak sağlıklı iletişimin olmazsa olmazlarıdır.

Ebeveynler çocuğun anlatma isteğini çeşitli sebeplerle ket vuracak davranışlar sergileyebilirler. Bu , süreklilik kazanırsa çocuk kendini değersiz hisseder. Ebeveynlerin bu tutumlarının çocuğun yanlış arkadaşlar edinmesine, 

istenmedik davranışlar sergilemesine yol açtığı görülür. Başka bir önemli konu da ;  ebeveynlerin çocuğun konuşma şekli , kullandığı sözcükler ve konuşma  konusu hakkında olumsuz eleştirilerde bulunmaları , 

çocuğu küçümsemeleri ya da çocukla dalga geçmeleridir. Bunlar çocuk ile ebeveyn ilişkisini bozan davranışlardır. Çocukla sağlıklı iletişim için bu başlıklara özen gösterilmesi  gerekir. 

5. Ebeveyn Tutumları 

Ebeveynlerin çocuklarına karşı sergiledikleri davranış ve yaklaşımlar dört temel ebeveyn tutumu başlığında incelenebilir. 

Demokratik Tutum : Çocukların duygu ve düşüncelerinin değer gördüğü ve açık iletişimin önemli olduğu modeldir. Kurallar ve sınırlar belirlenirken çocuklarda karar süreçlerine katılırlar .

Çocukların özgüvenli, sorumlu ve bağımsız bireyler olarak geliştikleri görülür. 

Otoriter Tutum : Bu modelde disiplin ön plandadır. Ve kuralların ihlal edilmesi durumunda cezalar vardır. Çocukların itaatkar olması beklenir.

Bu nedenle düşük özgüvene sahip olurlar ve bağımsız bir birey olamazlar. 

İlgisiz Tutum : Ebeveynler çocuklarının ihtiyaçlarına, duygu ve düşüncelerine karşı ilgisizdir. 

Bu modelde çocuklar yeterince sevgi ve ebeveyn rehberliği göremezler . Genellikle duygysal ve davranışsal sorunlar yaşayabilirler. 

Aşırı Hoşgörülü Tutum : Ebeveynler aşırı hoşgörülü ve müdahaleci olabilirler . Yani çocuk sorumluluklardan uzak tutulur. 

Ebeveynler çocuğun yerine çocuğun yapması gereken herşeyi yaparlar. Bu durum sınırlarda belirsizlik disiplin eksikliği ve 

çocukların sorumluluk duygusu geliştirmelerinde zorluklara neden olur. 

6. Kardeş Çatışmaları 

Ailede kardeşler arasında kıskançlık ve rekabet, yaş ve gelişim farklılıkları, kişilik farklılıkları, ebeveyn tutumları ve

sunulan imkanların paylaşımları gibi nedenlerle çatışmalar yaşanabilir. Çocuklar bu çatışmalardan zihinsel ve duygusal olarak 

olumsuz etkilenebilmektedirler. Aile içinde stres ve gerginlikler oluşabilir, ebeveyn ve çocuk ilişkileri de olumsuz etkilenebilir. 

Ebeveynlerin bu çatışmaları yönetebilmeleri ve azaltmaları önemlidir. Ev içinde herkesin uyması gereken net kurallar ve sınırlar olmalıdır. 

Çocuklara adil ve eşit davranılmalıdır. Çocukları dikkatle dinlemek, duygularını anlamak ve suçlamamak önemlidir. Aile bireylerinin ortak aktiviteler yapması 

ve keyifli vakit geçirmeleri çocuklar arasındaki bağı güçlendirir. Herşeyde olduğu gibi çocukların birbiriyle konuşmalarında anne babanın konuşma tarzını

ve sözcüklerini model aldıkları da unutulmamalıdır. 

7. Disiplin Anlayışı , Ödül - Ceza 

Çocukların davranışlarını yönlendirmek ve gelişimlerini olumlu yönde sağlamak amacıyla kurallar koyma , kuralları sürdürme 

ve gerekli dururmlarda ödül veya ceza uygulama sürecidir. 

Disisplin, çocukların sorumluluk duygusu kazanmalarına yardımcı olur. Kuralların net ve tutarlı olması , ortaya bir problem çıkmadan 

ebeveynlerin önlem alması, çocukların olumlu davranışlarını pekiştirmek ve ödüllendirmek, olumsuz davranışlarını düzeltmeleri için 

onları cesaretlendirmek ve desteklemek önemlidir. Bilindiği üzere ödül, istendik davranışları pekiştirmek için kullanılan olumlu geri bildirimlerdir.

Övgü, sarılma gibi sosyal ödüller; oyuncak , kıyafet gibi maddi ödüller; birlikte zaman geçirme , sinemaya gitme gibi faaliyet ödülleri çeşitleri kullanılmaktadır. 

Ceza, istenmeyen davranışları azaltmak amacıyla kullanılan olumsuz geri bildirimlerdir. İstenmeyen bir davranışın doğal sonuçlarıyla karşılaşmasına izin vermek ,

istenmeyen davranışın doğrudan bir sonucunu yaşatmak, yanlış davranış sonrasında düşünmesi için belirli br sğre yalnız bırakmak, sevdiği bir aktiviteye veya 

eşyayı geçici olarak kullanmasını engellemek kullanılan ceza yöntemleridir. 

Ebeveynler ödülün  rüşvete dönüşmemesine ve uygulanan cezalarda çocuklara saygılı ve empatik davranmaya dikkat etmelidirler. Çocuklara karşı

hiçbir gerekçeyle fiziksel ceza uygulanmamalıdır. 

8. Akran Zorbalığı 

Ne yazık ki son yıllarda okullarda ve sosyal ortamlarda sıkça karşılaştığımız sorunlardan biri bir çocuğun diğerine karşı tekrarlayan ve kasıtlı olarak zarar verici 

davranışlar sergilemesi olarak tanımlanan akran zorbalığıdır. Hem zorbalık yapan hem de zorbalığa maruz kalan çocuklar üzerinde uzun vadeli olumsuz etkiler 

görülebilir. 

Akran Zorbalığı Türleri : 

Fiziksel Zorbalık: Vurma, itme, tekme atma gibi fiziksel saldırılar.

Sözel Zorbalık: Alay etme, hakaret etme, tehdit etme gibi sözlü saldırılar.

Sosyal Zorbalık: Dedikodu yayma, dışlama, küçük düşürme gibi sosyal ilişkileri hedef alan saldırılar.

Siber Zorbalık: İnternet ve sosyal medya üzerinden yapılan tehditler, hakaretler veya küçük düşürücü paylaşımlar.

Akran zorbalığında zorbalık yapan taraf güç ve kontrol elde etmek, yetersizlik hissi, aile ortamında gördüğü şiddet,

arkadaşlarının onayını kazanmak ve bir statü elde etme gibi nedenlere sahip olabilir. Tüm bunlardan anlaşılacağı 

üzere sadece mağdur olanın değil zorbalık yapanın da destek almaya ihtiyacı vardır. 

Akran zorbalığının; 

Mağdur Üzerindeki Etkileri: Zorbalığa maruz kalan çocuklar, düşük özgüven, depresyon, anksiyete ve akademik başarıda düşüş yaşayabilirler. Uzun vadede, travma sonrası stres bozukluğu gibi ciddi psikolojik sorunlar geliştirebilirler.

Zorba Üzerindeki Etkileri: Zorbalık yapan çocuklar, şiddet içeren davranışları normalleştirebilir ve ileriki yaşamlarında da sosyal ilişkilerde sorunlar yaşayabilirler. Ayrıca, bu çocuklar disiplin sorunları ve okuldan uzaklaştırma gibi sonuçlarla karşılaşabilirler.

Çocuklara saygı, empati, sağlıklı iletişim becerileri öğretmek tüm ebeveynlerin ve eğitimcilerin görevidir. 

 

 

 

 

 

 

Hızlı iletisim
  • 05376487018
  • 05376487018
  • info@0-18egitimdanismanlik.com
Bizimle İletişime Geçin
Hızlı iletisim

Whatsapp Destek

0-18 Gelişim ve Eğitim Danışmanlığı

Merhaba

Size nasıl yardımcı olabilirim?