Çocuk Ve Temizlik
KİŞİSEL TEMİZLİK, ÖNEMİ VE ÇOCUĞA ÖĞRETİLMESİ
- Kişisel temizlik alışkanlıklarının eğitimi okul öncesi eğitime başlamadan ailede başlamalıdır.
- Aile çocuğa; sabah bakımını, diş temizliğini, tuvalet hijyenini öğretmelidir.
- Bu eğitimler okulda alışkanlık haline gelerek devam ettirilmelidir.
- Aile ve okul bu konuda işbirliği halinde olmalıdır.
- Evde çocuğun kişiye özel temizlik bakım gereçleri olmalıdır;
- Saç tarağı ya da fırçası
- Diş fırçası
- Tırnak makası
- Tırnak törpüsü
- Banyo kese ve lifi
- Havlu
Genel Vücut Temizliğinin yararları
- Bulaşıcı hastalıkların önüne geçilir. İshalli hastalıklar, cilt mantarları, bitlenme, uyuz, soğuk algınlıkları, grip, nezle bunlardan bazılarıdır.
2.Genel Vücut Temizliği ile,
-
- Kötü kokular engellenmiş olur.
- Vücutta terleme ile oluşan bakteriler uzaklaştırılır
Bütün bu nedenlerle çocuğa düzenli banyo alışkanlığı kazandırılmalıdır.
Saç Temizliği ve Bakımı
- Saç kıllarının köklerinden salgılanan maddeler yağlı yapıdadır. Bu nedenle düzenli saç temizliği şarttır.
- Çocuklar için kullanılan şampuanların allerjen özelliğinin olmamasına dikkat edilmelidir.
- Saç durulanmada şampuan atıklarının saçlarda kalmamasına özen gösterilmelidir.
- Çocuğa kişisel fırça ve tarak edinmek gereklidir.
Yüz, Göz ve Kulak Temizliği
- Yüzün her sabah yataktan kalkınca yıkanması gerektiği
- Kulak içine yabancı cisim sokulmaması gerektiği çocuğa öğretilmelidir.
- Kız çocuklar için yapılan kulak delme uygulamasının Hepatit B ya da HIV’e neden olabileceği konusunda aile bilinçli olmalıdır.
Tuvalet Sonrası Temizlik
- Dışkılama sonrası temizlik kız çocuklarda nitelikli yapılmazsa, üreme organlarında iltihaplanmaya neden olabilir.
- Bu nedenle istenmeyen bulaşmaya neden olmayacak şekilde çocuğa eğitim verilmelidir.
El Hijyeni
El yıkama günlük yaşantı içinde her şeyden önce kişinin kendi sağlığı için önemliyken, çalışma ortamında, diğer kişilerin sağlığı için de önem kazanmaktadır.
Hijyen NEDİR?
Sağlıklı, temiz ortam. Ortamda bulunan bakteri sayısının hastalık yapıcı seviyenin altında olması.
Hastalık yapan mikroorganizmalar kişiden kişiye en çok eller yolu ile bulaşmaktadır.
Hijyenik el yıkamanın amacı, eller üzerinde bulunan geçici bakterilerin tamamını, kalıcı bakterilerin ise bir kısmını ellerden uzaklaştırmaktır.
Eller;
- Yemeklerden önce ve sonra,
- Diş, ağız temizliği yapmadan önce,
- Tuvalet gereksiniminden önce ve sonra
- Dışarıdan eve gelince,
- Kirlendiğini hissettiği zamanlarda
- Yemeklerden önce ve sonra,
- Diş, ağız temizliği yapmadan önce,
- Tuvalet gereksiniminden önce ve sonra
- Dışarıdan eve gelince,
- Kirlendiğini hissettiği zamanlarda yıkanmalıdır.
El hijyeni, ellerin normal sıvı sabun / antiseptik ajan ve su ile yıkanarak ya da alkolsüz susuz el antiseptiği ile ovuşturularak geçici floranın uzaklaştırılmasıyla sağlanır.
Doğru el hijyeni tekniği, sıvı sabunun ya da; alkollü el antiseptiğinin avuç içi, el sırtı, parmak araları, tırnak yüzeyleri ve bileklerin her tarafına temas ederek temizlenmesidir.
Diş Temizliği
Her çocuğun düzenli diş kontrolüne gitmesi gerektiği,
Diş çürüklerinin önlenmesi için, süt dişlerinden itibaren dişlerin fırçalanması gerektiği,
Bebeklikte ıslak bir tülbentle anne tarafından yapılması gerektiği anneye öğretilmelidir.
Biberon çürüklerini engelleyebilmek için;
- Biberonun kullanılmaması gerektiği,
- Yalancı emziğin tatlandırıcılara batırılarak verilmemesi gerektiği,
- Bebeğin eline şekerli gıdaların verilmemesi gerektiği,
- Biberondaki süte tatlandırıcı katılmaması gerektiği anneye öğretilmelidir.
- Beslenme sonrası
- Günde en az iki kez (1 kez yatmadan önce )
- Yumuşak bir fırça ile
- Başlangıçta anne tarafından
- Mercimek büyüklüğünde, macun
- En az iki dakika
- 2-3 yaşından sonra kendisi fırçalayabilir.
- Alışkanlık okul yaşamında pekiştirilmelidir.
Su ihtiyacı
Bebekler ilk 6 ay yalnızca anne sütüyle beslenmelidir.
Anne sütü aynı zamanda bebeğin su ihtiyacını da karşılamaktadır.
Herhangi bir nedenle anne sütüyle yeteri kadar beslenemeyen ve ek gıdalara başlanan bebeklerde bebeğin su ihtiyacını karşılamak konusunda dikkatli olmak gerekmektedir.
Bebeklerin susadıklarını dile getirememeleri nedeniyle bu konuda annelere görev düşmektedir.
Çocuklar susadığını söyleme konusunda unutkandır. Okulda öğretmen bu konuda duyarlı olmalıdır.
Günlük su gereksinmesi gittikçe artarak 12 yaşında 1,5 litreye çıkar.
Ancak hava sıcaklığının çok yükseldiği ve vücudun su ihtiyacının arttığı durumlarda tüketilmesi gereken su miktarı da artar.
Sağlıklı Temiz Su Özellikleri
Fiziksel Özellikleri: Isısı, rengi, bulanıklığı, kokusu ve tadını duyu organlarımızla anlayabiliriz.
Kimyasal Özellikleri: Kimyasal deneylere bağlı olarak belirlenir. (Nitrat, nitritler, florür, klorür gibi).
Bakteriyolojik Özellikleri: Suyun bakteriler yönünden incelenmesidir. Bakteriyolojik sonuç suyun temizliği veya kirliliğini kesin olarak belirler.
İçerisinde mikroorganizma varsa su kirlidir.
Sağlıklı ve temiz su; içerisinde hastalık yapıcı mikroorganizmaların ve vücutta zehirli etki yapacak kimyasal maddelerin bulunmadığı renksiz, tatsız, tortusuz ve kokusuz sudur.
Sağlıklı içme suyu için;
Kaynatmak
- Kirliliğinden şüphe edilen suların 10 dakika kaynatılması suyun mikroplardan temizlenmesi için yeterlidir.
- Bu süre suyun kirlilik derecesine bağlı olarak değişebilir.
- Sular kaynatılan kapta bekletilirse daha sağlıklı olur. Kaynatılan sularda tat değişmesi meydana gelir.
- Kaynamış su bir süre geniş yüzeyli kaplarda beklerse tekrar tat kazanır.
Şüpheli Suların Dezenfekte Edilmesi
- Ana eriyik ya da %1’lik klor eriyiği hazırlamak için suyun 1 litresine 40 gram kireç kaymağı (kalsiyum hipoklorit) konulur. Kireç kaymağı iyice eritildikten sonra tortunun çökmesi için yarım saat beklenir. Üstte kalan kısım alınır. Elde edilen çözelti %1 klor içeren ana eriyiktir. Ana eriyik damlalıklı plastik şişelere doldurularak kullanılabilir. İçilecek suyun her bir litresi başına, bu eriyikten 3 damla damlatıp yarım saat bekledikten sonra, suları dezenfekte olmuş olarak ve güvenle içebilirler.
- Klor eriyiği, üzerinde uyarılar bulunan özel damlalıklı şişeler dışındaki kaplara(içecek şişeleri vb.) kesinlikle konulmamalı ve çocuklardan uzak tutulmalıdır.
- Bireysel klorlama piyasada bulunan ve eczanelerde pazarlanan klor tabletleri ile de yapılabilir. Prospektüsünde belirtilen miktarda suyun içine tablet atılır ve yarım saat bekledikten sonra su dezenfekte olmuş demektir; güvenle içilebilir. Seyahatlerde ve geçici yerleşimlerde kişilerin kendini koruması açısından pratik bir uygulamadır. Su ile salgın durumlarında okullarda da bu şekilde su hazırlanarak çocukların tüketimine sunulabilir.
Gıda Hijyeni
Gıdalarımız 3 şekilde kirlenebilir;
1- Fiziksel Kirlenme: Fiziksel kirlenmeye gıda olmayan yabancı maddeler, cam kırıkları, saç, sinek vb. neden olabilir.
2- Kimyasal Kirlenme: Kimyasal kirlenmeye gıdaların yetiştirilmesi sırasında kullanılan tarım ilaçları, yemek yenilen tabak, çatal vs. gibi araçların iyi durulanmaması nedeniyle üzerlerinde kalan deterjanlar, gıda ambalajında kullanılan özellikle renkli plastikler vb. neden olabilir.
3- Biyolojik Kirlenme: Biyolojik kirlenmeye en fazla neden olan etmen, gıdaları kirleterek gıda aracılığı ile oluşan hastalıklara ve gıda zehirlenmelerine sıklıkla yol açan bakterilerdir.
Bakteriler, gıdalara bulaşabilmeleri için mutlaka bir aracıya gereksinim duyarlar. Bu aracılar, özellikle insanlar ve hayvanlardır.
İnsanların;
- derisindeki ufak yara, kesik ve çatlaklarda,
- saç, sakal ve giysilerinde,
- sümük ve tükürüklerinde,
- tuvalet sonrası yıkanmamış ellerinde çok sayıda bakteri bulunur.
Bakteriler gıdalara “çapraz bulaşma” adı verilen yolla da ulaşabilir.
Çapraz bulaşma temiz bir yiyeceğe gıda olmayan ve bakteri içeren etmenlerden bakteri bulaşmasıdır.
Çapraz bulaşma yolu ile bakteriler;
- Yemek hazırlarken kullanılan kirli araç-gereçlerden,
- Kirli ellerden,
- Doğrama tahtalarından,
- Mutfak tezgâhı, mutfak önlüğünden,
- Yemek hazırlarken giyilen giysilerden, öksürme ve hapşırmadan kaynaklanan damla/tükürüklerden de gıdalara bulaşabilir.
Anne / okul mutfağını yönetenler, yiyecek hazırlayanlar gıda hijyenini bilmelidir.